Vahap GÜNER

Selahattin Gürkan'dan 'Atatürk' Dersi

Cuma günü akşam saatleriydi.

Büyükşehir Belediyesi Özel Kalemden aradılar.

Atatürk’ün Malatya’ya gelişinin 90. Yıldönümü etkinliğine davet ettiler.

Cumartesi günü Atatürk Anıtı önüne biraz erken gittim.

Sokak kısıtlaması vardı, ancak beklediğimin üzerinde kalabalık vardı.

Geçmiş yıllardaki törenler bir film şeridi gibi gözlerimin önünden geçti.

Evet çoşku ve kalabalık yoktu.

Ama bir hazırlık yapıldığı göze çarpıyordu.

Atatürk Evinin önüne 90 yıl öncesinde olduğu gibi Tak kurulmuştu. Bahçeden Halk Eğitim Merkezine geçerken mini de bir sergi açılmış. Ata’nın 90 Yıl önce Malatya ziyaretiyle ilgili yaygın ve yerel gazeteler ve haberleri sergileniyordu.

Ama katılanlar gelmeyenleri konuşuyordu.

Gözlerimiz İktidar Partisinin önce Milletvekillerini, sonra Belediye Başkanlarını, İl yöneticilerini aradı.

Yoktular.

Muhalefet partilerini yokladık.

 MHP İl Başkanlığı çelengini Başkan Yardımcısı anıta sundu. İktidar zaten gelmemişti, Ana Muhalefet de yoktu, ittifak ortağı da. Anıta çelenk sunan tek parti MHP oldu.

Oda Başkanları vardı, Sivil Toplum Kuruluşları oradaydı.

Büyükşehir Belediyesi tam kadro oradaydı.

Ata’nın 90 Yıl önce Malatya’ya gelişini sahiplenmişti, önemsemişti. 90 Yıl önce yaşanan coşkuyu anımsatmak istemişti.

90 Yıl önce Atatürk Evi girişine yapılan tak’ın bir benzerinin yapıldığı kapı önünde gururla resim çektik.

Gazete Haberlerinin yer aldığı sergiyi takip ederek Halk Eğitim Merkezindeki anma etkinliğinin yapılacağı salona geçtik.

Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan  kürsünün başına geçti.

Elinde yazılı bir metin yoktu.

Camdan da okumuyordu.

Ders veren bir öğretmen edasıyla konuşmaya başladı:

Geçtiğimiz süreç içerisinde Cumhuriyeti, Cumhuriyetin değerlerini, Atatürk’ü ve Atatürk’ün en büyük eserim dediği Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kuruluş sürecinde ve bu kuruluş sürecinde neler yaşadığını sosyolojik empati yönüyle anlamak lazım diye düşünüyorum.

Sonra Atatürk’ün parlak zekasını anlattı:

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün hayatına baktığınızda çocukluğunda da okul hayatında da hep parlak düşünceleriyle parlak zekâsıyla ve başarılarıyla dikkat çekmiştir. Gazi Mustafa Kemal’in kurmay zekâsının dahi olduğunu Askeri Rüştiye’de ve Millet Mektebinde okuyan arkadaşları da biliyordu. Onun için savaşların sıkıntılı sürecinde hep Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ten fikir sormuşlardır. 

Sonra Medine kuşatmasına sözü getirdi:

Osmanlı döneminde Enver Paşa Medine kuşatması öncesinde Mustafa Kemal Atatürk’den bir rapor ister. Kuşatmanın yerinin yanlış olduğunu yazar. Ama dinlemezler. Medine kuşatması yenilgiyle sonuçlanır ve Fahrettin Paşa esir düşer, Osmanlı çekilmek zorunda kalır…

Cumhuriyetin kuruluşunu anlattı:

Cumhuriyetimiz kolay kurulmadı. 1923 yılında Cumhuriyetimiz kuruluyor ve 1938 yılında Gazi Mustafa Kemal dünyasını değiştiriyor. 12-13 senelik bir sürede bütün Anadolu Demir Yolları ağlarıyla, bütün Anadolu’da yeni sanayi tesisleri yapılıyor. Malatya 1923’de il oluyor,  Demir yolları 1931 yılında Malatya’ya geliyor ve Atatürk bu yolu açmaya geliyor. Türkiye Demir ağlarla örülüyor, iller birbirine bağlanıyor. Bu devam etseydi neler olmazdı ki.

Sonra sözü Malatya’ya getirip sitem etti:

Malatya’da Sümer Bank Fabrikasını kuruyor. 1931 Yılında gelişinde Sümerbank’ın kurulacağı araziyi geziyor. Akabinde Tekel ve Şeker Fabrikaları kuruluyor. O Sümerbank projesi tam bir kültür ve medeniyet abidesidir. Keşke biz Sümerbank yerinde yapılan Sümerbank işçi evlerini alıp Sanat Sokağı yapsaydık. Sinema Salonu ve sosyal tesislerini Sümerbank Müzesine dönüştürüp koruyabilseydik.

Daha sonra “İstikbal Göklerdedir” sözünü anlatırken daha da heyecanlandı:

"Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘İstikbal Göklerdedir’ sözü bir hedeftir. O yıllarda Uçak Fabrikası olan 5 ülkeden biriydik. Kayseri Uçak Fabrikası vardı. Bu anlayışı içerisinde geçtiğimiz günlerde Sayın Cumhurbaşkanımızın Ay’a ilk temas şeklinde fikir vizyonunu sunması da önemlidir. Bu anlamda da bu düşünceyi bütün topluma teşmil etmemiz ve fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller yetiştirme noktasında da önemli bir dönüm noktasıdır diye ifade etmek istiyorum. Cumhuriyetimizin ilelebet daim kalmasını temenni ediyorum.

İktidar ve muhalefet partileri gelmese de  Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan’ın konuşması dinleyenleri etkilemişti.

Duygulandık…

Alkışladık Başkanı…

90 Yıl önce Malatya’ya gelen Atatürk, 90 Yıl sonra ancak böyle güzel anlatılabilirdi.

Sonra Malatya Lisesi Tarih Öğretmeni Abdulvahap Alkan kürsüye çıktı Atanın Malatya’ya gelişini uzun uzun anlattı.

Ama orada da da bir ayrıntı bir olay vardı:

Büyük Önder Mersin’de iken Malatya Demiryolunun tamamlandığı iletilir. Hemen Malatya’ya gitme talimatını verir. Trenle gelirken birde kaza atlatır. Tren bir rampa da iki lokomotif ile çekilirken tren aniden geri geri gitmeye başlar. Güvenlik Atatürk’ün hatta trenden atlamasını dahi önerir. Ama Atatürk önce ne olduğunu sorar, önce trenin el frenlerini çektirir, sonra ne olduğunu araştırır. Tren tünellerden geçerken makinistler lokomotife kömür atmaya devam etmiş, duman tünelde birikince makinistler bayılmış, kontrolden çıkan tren geri geri gitmiştir. Sorunu tespit eden Atatürk, trenin normale binmesiyle Malatya’ya gelmiştir. Ama orada birde şunu söyler. Ben trenden atlasaydım herkes atlayacaktı, o zaman da istenmeyen olaylar olabilirdi.

90 Yıl sonra da yaptıklarıyla insanları etkileyen Büyük Önderi bir kez daha rahmet ve minnetle anıyoruz.

Henüz Yorum yok

İlk yorumu siz yazın.

Yorum Bırakın

E-Mail adresiniz yayınlanmaz.







Yazarın Diğer Makaleleri